Galatasaray Resmi Web Sitesi

4.08.2014

Maç Sonu: Galatasaray 1-0 Fenerbahçe / Hem Sahada, Hem Tribünde!

Haftalardır büyük bir heyecanla Fenerbahçe maçını beklemekteydik. Kazandığımız her maçtan sonra, Fenerbahçe'yi de yenecekmişiz gibi puan farkını hesaplıyorduk. Fakat deplasmanlarda aldığımız beraberlikler ve Kayserispor mağlubiyeti, sezonu Fenerbahçe galibiyetiyle kapatmak adına önemli olmuştu bizler adına. 

Maç önü yazımızda taktik, teknik gibi konulara girmemiştik. Ne yapıp edip, hırslı oynayıp kazanmamız gerektiğini yazmıştık. Oynadığımız futbol ve alınan sonuç bir çok kişiyi tatmin etmiştir diye düşünüyorum.

Özellikle şu konuya değinmeden geçemeyeceğim. Yıllardır Şükrü Saraçoğlu'nda oynadığımız maçlarda bizlere yapılanlara rağmen, televizyonlarda kimse sesini çıkartmamıştı. Mondragon'a atılan ses bombası, Fatih Terim ve Gerets'e yapılanlar, Hasan Şaş'a yumurta atmalar, Galatasaray'a edilen küfürler, sahaya hindi getirmeler... Bu örneklere daha sayfalarca devam edebiliriz. Fakat burada söylemek istediğim şu, bütün bunlara kimse sesini çıkartmazken, Yıldırım Demirören başta olmak üzere bir çok spor yorumcusu ve yazarı Melo'yu ve Galatasaray taraftarını eleştiriyor. Galatasaray taraftarı küfür etmiş, Melo ise ahlak dışı bir hareket yapmış diye. Volkan Demirel, Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan bir maçta kasıklarını Kapalı Tribüne gösterirken, kimse ahlaktan bahsetmemişti. Nedense bu konular hep Melo ve Galatasaray olduğu zaman gündeme geliyor. Bu konuyu bu yazımızda çok uzatmak istemiyorum, bununla ilgili ilerleyen günlerde farklı bir yazı yazmayı düşünüyoruz.





Gelelim maça. Ben de dahil olmak üzere, tribünde ki bir çok kişi gergindik. Fenerbahçe'nin hem takımı, hem tribünü tahrik edeceğini çok iyi biliyorduk. Dikkat ettiyseniz Emre Belözoğlu kırmızı kart gördükten sonra, sahada çok fazla hatta hiç bir gerginlik olmadı. Bu da bizim gibi düşünenleri haklı çıkarttı. Hem sahada, hem tribünde bu psikolojik savaşı çok güzel kontrol ettik ve sonucunda bu savaşın galibi biz olduk.


Oyunu iyi domine ettik. Özellikle Fenerbahçe'nin Caner ve Gökhan'dan verim almasını çok iyi bir şekilde engelledik. Orta sahanın da hakimiyetini ele geçirince, rakibimize Emenike'ye uzun top oynamaktan başka bir çare bırakmadık. 

Maçın başında Sneijder ile bulduğumuz gol, rakibin direncini erken kırmamızı sağladı. Bu dakikadan sonra Drogba ve Telles'in şutlarıyla rakip kalede etkili olduk. İkinci yarı da Burak Yılmaz'ın kaçırdığı bir pozisyonumuz vardı. Bunların yanında ise, rakibin kalemizde tehlike yaratmaması ise, defans hattımızın dersine iyi çalıştığının iyi bir göstergesi oldu.


Önümüzde ki hafta Sivas deplasmanındayız. Ligde ki en zor deplasmanlardan birine çıkacağız. Fenerbahçe maçında aldığımız galibiyetle beraber umarım sezon sonuna kadar ligde ve kupada bir seri yakalarız.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder